1. Haberler
  2. Manşet
  3. Mülk  Suresi: Anlamı, Yazılışı, Türkçe Okunuşu

Mülk  Suresi: Anlamı, Yazılışı, Türkçe Okunuşu

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Mülk  Suresi: Anlamı, Yazılışı, Türkçe Okunuşu ve Sesli Dinle

Tebareke (Mülk) suresi kaç ayettir? Tebareke (Mülk) suresi ne anlatıyor? Tebareke suresi Arapça, Türkçe okunuşu ve meali. Mülk suresinin (Tebareke) fazileti nedir? Tebareke suresi ne zaman ve nerede indirilmiştir? Tebareke suresi Arapça oku, dinle ve Tebareke suresi…

Mülk sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 30 âyettir. İsmini, birinci âyette geçen اَلْمُلْكُ (mülk) kelimesinden alır. تَبَارَكَ (tebâreke) kelimesiyle başladığı için, Tebareke Suresi diye de isimlendirilmiştir. Ayrıca sûre, kendisini okuyanları kabir azabından koruduğu yönündeki bir rivayetten hareketle اَلْوَاقِيَةُ (Vâkiye: koruyucu), اَلْمُنْجِيَةُ (Münciye: kurtarıcı), اَلْمَانِعَةُ (Mâni‘a: engelelyici) ve اَلْمُجَادِلَةُ (Mücâdile: savunucu) isimleriyle de anılır. Kur’ân-ı Kerîm’in bu sûreyle başlayan 29. cüzü, “Tebâreke cüzü” olarak bilinir. Mushaf tertîbine göre 67, nüzûl sırasına göre ise 77. sûredir.

67-Mülk  Suresi 1. Ayet

  • Tebârekellezî bi yedihil mulku ve huve alâ kulli şey’in kadîr(kadîrun).
  • بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ تَبَٰرَكَ ٱلَّذِى بِيَدِهِ ٱلْمُلْكُ وَهُوَ عَلَىٰ كُلِّ شَىْءٍ قَدِيرٌ
  • Hükümranlık elinde olan Allah, yücedir. O, her şeye hakkıyla gücü yetendir.

67-Mülk  Suresi 2. Ayet

  • Ellezî halakal mevte vel hayâte li yebluvekum eyyukum ahsenu amelâ(amelen), ve huvel azî zul gafûr(gafûru).
  • ٱلَّذِى خَلَقَ ٱلْمَوْتَ وَٱلْحَيَوٰةَ لِيَبْلُوَكُمْ أَيُّكُمْ أَحْسَنُ عَمَلًا ۚ وَهُوَ ٱلْعَزِيزُ ٱلْغَفُورُ
  • O, hanginizin daha güzel amel yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır. O, mutlak güç sahibidir, çok bağışlayandır.

67-Mülk  Suresi 3. Ayet

  • Ellezî halaka seb´a semâvâtin tibâkâ(tibâkan), mâ terâ fî halkır rahmâni min tefâvut(tefâvutin), ferciıl basara hel terâ min futûr(futûrin).
  • ٱلَّذِى خَلَقَ سَبْعَ سَمَٰوَٰتٍ طِبَاقًا ۖ مَّا تَرَىٰ فِى خَلْقِ ٱلرَّحْمَٰنِ مِن تَفَٰوُتٍ ۖ فَٱرْجِعِ ٱلْبَصَرَ هَلْ تَرَىٰ مِن فُطُورٍ
  • O, yedi göğü tabaka tabaka yaratandır. Rahmân’ın yaratışında hiçbir uyumsuzluk göremezsin. Bir kere daha bak! Hiçbir çatlak (ve düzensizlik) görüyor musun?

67-Mülk  Suresi 4. Ayet

  • Śumme-rci’i-lbasara kerrateyni yenkalib ileyke-lbasaru ḣâsi-en ve huve hasîr(un)
  • ثُمَّ ٱرْجِعِ ٱلْبَصَرَ كَرَّتَيْنِ يَنقَلِبْ إِلَيْكَ ٱلْبَصَرُ خَاسِئًا وَهُوَ حَسِيرٌ
  • Sonra tekrar tekrar bak; bakışların (aradığı çatlak ve düzensizliği bulamayıp) âciz ve bitkin hâlde sana dönecektir.

67-Mülk  Suresi 5. Ayet

  • Ve lekad zeyyennes semâed dunyâ bi mesâbîha ve cealnâhâ rucûmen liş şeyâtîni ve a’tednâ lehum azâbes saîr(saîri).
  • وَلَقَدْ زَيَّنَّا ٱلسَّمَآءَ ٱلدُّنْيَا بِمَصَٰبِيحَ وَجَعَلْنَٰهَا رُجُومًا لِّلشَّيَٰطِينِ ۖ وَأَعْتَدْنَا لَهُمْ عَذَابَ ٱلسَّعِيرِ
  • Andolsun biz, en yakın göğü kandillerle donattık. Onları şeytanlara atılan taşlar yaptık ve (ahirette de) onlara alevli ateş azabını hazırladık.

67-Mülk  Suresi 6. Ayet

  • Ve lillezîne keferû bi rabbihim azâbu cehennem(cehenneme), ve bi’sel masîr(masîru).
  • وَلِلَّذِينَ كَفَرُوا۟ بِرَبِّهِمْ عَذَابُ جَهَنَّمَ ۖ وَبِئْسَ ٱلْمَصِيرُ
  • Rablerini inkâr edenler için cehennem azabı vardır. Ne kötü varılacak yerdir orası!

67-Mülk  Suresi 7. Ayet

  • İzâ ulkû fîhâ semiû lehâ şehîkan ve hiye tefûr(tefûru).
  • إِذَآ أُلْقُوا۟ فِيهَا سَمِعُوا۟ لَهَا شَهِيقًا وَهِىَ تَفُورُ
  • Oraya atıldıklarında, onun kaynarken çıkardığı korkunç uğultuyu işitirler.

67-Mülk  Suresi 8. Ayet

  • Tekâdu temeyyezu minel gayz(gayzi), kullemâ ulkıye fîhâ fevcun seelehum hazenetuhâ e lem ye’tikum nezîr(nezîrun).
  • تَكَادُ تَمَيَّزُ مِنَ ٱلْغَيْظِ ۖ كُلَّمَآ أُلْقِىَ فِيهَا فَوْجٌ سَأَلَهُمْ خَزَنَتُهَآ أَلَمْ يَأْتِكُمْ نَذِيرٌ
  • Neredeyse cehennem öfkeden çatlayacaktır! Oraya her bir topluluk atıldıkça oranın bekçileri onlara, “Size bir uyarıcı gelmemiş miydi?” diye sorarlar.

67-Mülk  Suresi 9. Ayet

  • Kâlû belâ kad câenâ nezîrun fe kezzebnâ ve kulnâ mâ nezzelallâhu min şey´in entum illâ fî dalâlin kebîr(kebîrin).
  • قَالُوا۟ بَلَىٰ قَدْ جَآءَنَا نَذِيرٌ فَكَذَّبْنَا وَقُلْنَا مَا نَزَّلَ ٱللَّهُ مِن شَىْءٍ إِنْ أَنتُمْ إِلَّا فِى ضَلَٰلٍ كَبِيرٍ
  • Onlar da şöyle derler: “Evet, bize bir uyarıcı gelmişti. Fakat biz onu yalanlamış ve ‘Allah hiçbir şey indirmemiştir. Siz ancak büyük bir sapıklık içindesiniz’ demiştik.”

67-Mülk  Suresi 10. Ayet

  • Ve kâlû lev kunnâ nesmeu ev na´kılu mâ kunnâ fî ashâbis saîr(saîri).
  • وَقَالُوا۟ لَوْ كُنَّا نَسْمَعُ أَوْ نَعْقِلُ مَا كُنَّا فِىٓ أَصْحَٰبِ ٱلسَّعِيرِ
  • Yine şöyle derler: “Eğer kulak vermiş veya aklımızı kullanmış olsaydık, şu alevli ateştekilerden olmazdık.”

67-Mülk  Suresi 11. Ayet

  • Fa’terefû bi zenbihim, fe suhkan li ashâbis saîr(saîri).
  • فَٱعْتَرَفُوا۟ بِذَنۢبِهِمْ فَسُحْقًا لِّأَصْحَٰبِ ٱلسَّعِيرِ
  • İşte böylece günahlarını itiraf ederler. Artık alevli ateştekiler Allah’ın rahmetinden uzak olsun!

67-Mülk  Suresi 12. Ayet

  • İnnellezîne yahşevne rabbehum bil gaybi lehum magfiretun ve ecrun kebîr(kebîrun).
  • إِنَّ ٱلَّذِينَ يَخْشَوْنَ رَبَّهُم بِٱلْغَيْبِ لَهُم مَّغْفِرَةٌ وَأَجْرٌ كَبِيرٌ
  • Görmedikleri hâlde Rablerinden korkanlar için bir bağışlanma ve büyük bir mükâfat vardır.

67-Mülk  Suresi 13. Ayet

  • Ve esirrû kavlekum evicherû bih(bihî), innehu alîmun bi zâtis sudûr(sudûri).
  • وَأَسِرُّوا۟ قَوْلَكُمْ أَوِ ٱجْهَرُوا۟ بِهِۦٓ ۖ إِنَّهُۥ عَلِيمٌۢ بِذَاتِ ٱلصُّدُورِ
  • Sözünüzü gizleyin, yahut onu açığa vurun; (fark etmez). Şüphesiz Allah, sinelerin özünü (kalplerde olanı) hakkıyla bilir.

67-Mülk  Suresi 14. Ayet

  • Elâ ya’lemu men halak(halaka), ve huvel latîful habîr(habîru).
  • أَلَا يَعْلَمُ مَنْ خَلَقَ وَهُوَ ٱللَّطِيفُ ٱلْخَبِيرُ
  • Yaratan bilmez mi? O, en gizli şeyleri bilir, (her şeyden) hakkıyla haberdardır.

67-Mülk  Suresi 15. Ayet

  • Huvellezî ceale lekumul arda zelûlen femşû fî menâkibihâ ve kulû min rızkıh(rızkıhî), ve ileyhin nuşûr(nuşûru).
  • هُوَ ٱلَّذِى جَعَلَ لَكُمُ ٱلْأَرْضَ ذَلُولًا فَٱمْشُوا۟ فِى مَنَاكِبِهَا وَكُلُوا۟ مِن رِّزْقِهِۦ ۖ وَإِلَيْهِ ٱلنُّشُورُ
  • O, yeryüzünü sizin ayaklarınızın altına serendir. Haydi onun üzerinde yürüyün ve Allah’ın rızkından yiyin. Dönüş ancak O’nadır.

67-Mülk  Suresi 16. Ayet

  • E emintum men fîs semâi en yahsife bikumul arda fe izâ hiye temûr(temûru).
  • ءَأَمِنتُم مَّن فِى ٱلسَّمَآءِ أَن يَخْسِفَ بِكُمُ ٱلْأَرْضَ فَإِذَا هِىَ تَمُورُ
  • Göktekinin sizi yere geçirivermeyeceğinden emin mi oldunuz? (O zaman) bir de bakarsınız yeryüzü şiddetle çalkalanıyor.

67-Mülk  Suresi 17. Ayet

  • Em emintum men fîs semâi en yursile aleykum hâsıbâ(hâsiben) fe se ta’lemûne keyfe nezîr(nezîri).
  • أَمْ أَمِنتُم مَّن فِى ٱلسَّمَآءِ أَن يُرْسِلَ عَلَيْكُمْ حَاصِبًا ۖ فَسَتَعْلَمُونَ كَيْفَ نَذِيرِ
  • Yahut göktekinin, üzerinize taş yağdıran rüzgâr göndermeyeceğinden mi emin oldunuz? O zaman, uyarım nasılmış bileceksiniz!

67-Mülk  Suresi 18. Ayet

  • Ve lekad kezzebellezîne min kablihim fe keyfe kâne nekîr(nekîri).
  • وَلَقَدْ كَذَّبَ ٱلَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ فَكَيْفَ كَانَ نَكِيرِ
  • Andolsun, onlardan öncekiler de yalanlamıştı. Beni inkâr etmenin sonucu nasıl oldu!?

67-Mülk  Suresi 19. Ayet

  • E ve lem yerev ilet tayri fevkahum sâffâtin ve yakbıdn(yakbıdne), mâ yumsikuhunne iller rahmân(rahmânu), innehu bi kulli şey’in basîr(basîrun).
  • أَوَلَمْ يَرَوْا۟ إِلَى ٱلطَّيْرِ فَوْقَهُمْ صَٰٓفَّٰتٍ وَيَقْبِضْنَ ۚ مَا يُمْسِكُهُنَّ إِلَّا ٱلرَّحْمَٰنُ ۚ إِنَّهُۥ بِكُلِّ شَىْءٍۭ بَصِيرٌ
  • Üstlerinde kanat çırparak uçan kuşlara bakmazlar mı? Onları (havada) ancak Rahmân tutuyor. Şüphesiz O, her şeyi hakkıyla görendir.

67-Mülk  Suresi 20. Ayet

  • Emmen hâzellezî huve cundun lekum yensurukum min dûnir rahmân(rahmâni), inil kâfirûne illâ fî gurûr(gurûrın).
  • أَمَّنْ هَٰذَا ٱلَّذِى هُوَ جُندٌ لَّكُمْ يَنصُرُكُم مِّن دُونِ ٱلرَّحْمَٰنِ ۚ إِنِ ٱلْكَٰفِرُونَ إِلَّا فِى غُرُورٍ
  • Yahut Rahmân’dan başka size yardım edecek şu ordunuz (taraftarlarınız) kimlerdir? İnkârcılar ancak bir aldanış içindedirler.

67-Mülk  Suresi 21. Ayet

  • Emmen hâzellezî yerzukukum in emseke rızkah(rızkahu), bel leccû fî utuvvin ve nufûr(nufûrın).
  • أَمَّنْ هَٰذَا ٱلَّذِى يَرْزُقُكُمْ إِنْ أَمْسَكَ رِزْقَهُۥ ۚ بَل لَّجُّوا۟ فِى عُتُوٍّ وَنُفُورٍ
  • Peki, Allah rızkını keserse, kimdir size rızık verecek olan? Hayır, onlar azgınlık ve nefretle direnip durdular.

67-Mülk  Suresi 22. Ayet

  • E fe men yemşî mukibben alâ vechihî ehdâ emmen yemşî seviyyen alâ sırâtın mustekîm(mustekîmin).
  • أَفَمَن يَمْشِى مُكِبًّا عَلَىٰ وَجْهِهِۦٓ أَهْدَىٰٓ أَمَّن يَمْشِى سَوِيًّا عَلَىٰ صِرَٰطٍ مُّسْتَقِيمٍ
  • Şimdi, yüzüstü kapanarak düşe kalka yürüyen mi daha doğru gider, yoksa dosdoğru bir yolda dimdik yürüyen mi?

67-Mülk  Suresi 23. Ayet

  • Kul huvellezî enşeekum ve ceale lekumus sem’a vel ebsâre vel ef’ideh(ef’idete), kalîlen mâ teşkurûn(teşkurûne).
  • قُلْ هُوَ ٱلَّذِىٓ أَنشَأَكُمْ وَجَعَلَ لَكُمُ ٱلسَّمْعَ وَٱلْأَبْصَٰرَ وَٱلْأَفْـِٔدَةَ ۖ قَلِيلًا مَّا تَشْكُرُونَ
  • De ki: “O, sizi yaratan ve size kulaklar, gözler ve kalpler verendir. Ne kadar da az şükrediyorsunuz!”

67-Mülk  Suresi 24. Ayet

  • Kul huvellezî zereekum fîl ardı ve ileyhi tuhşerûn(tuhşerûne).
  • قُلْ هُوَ ٱلَّذِى ذَرَأَكُمْ فِى ٱلْأَرْضِ وَإِلَيْهِ تُحْشَرُونَ
  • De ki: “O, sizi yeryüzünde yaratıp çoğaltandır. Ancak O’nun huzurunda toplanacaksınız.”

67-Mülk  Suresi 25. Ayet

  • Ve yekûlûne metâ hâzel va’du in kuntum sâdikîn(sâdikîne).
  • وَيَقُولُونَ مَتَىٰ هَٰذَا ٱلْوَعْدُ إِن كُنتُمْ صَٰدِقِينَ
  • “Eğer doğru söyleyenler iseniz, bu tehdit ne zaman gerçekleşecek?” diyorlar.

67-Mülk  Suresi 26. Ayet

  • Kul innemel ilmu indallâhi ve innemâ ene nezîrun mubîn(mubînun).
  • قُلْ إِنَّمَا ٱلْعِلْمُ عِندَ ٱللَّهِ وَإِنَّمَآ أَنَا۠ نَذِيرٌ مُّبِينٌ
  • De ki: “O bilgi, ancak Allah katındadır. Ben ise sadece apaçık bir uyarıcıyım.”

67-Mülk  Suresi 27. Ayet

  • Fe lemmâ reevhu zulfeten sîet vucûhullezîne keferû ve kîle hâzellezî kuntum bihî teddeûn(teddeûne).
  • فَلَمَّا رَأَوْهُ زُلْفَةً سِيٓـَٔتْ وُجُوهُ ٱلَّذِينَ كَفَرُوا۟ وَقِيلَ هَٰذَا ٱلَّذِى كُنتُم بِهِۦ تَدَّعُونَ
  • Onu (azabı) yakından gördükleri zaman inkâr edenlerin yüzleri kötüleşir ve onlara, “İşte bu, (alaylı bir biçimde) isteyip durduğunuz şeydir” denir.

67-Mülk  Suresi 28. Ayet

  • Kul ereeytum in ehlekeniyallâhu ve men maıye ev rahımenâ fe men yucîrul kâfirîne min azâbin elîm(elîmin).
  • قُلْ أَرَءَيْتُمْ إِنْ أَهْلَكَنِىَ ٱللَّهُ وَمَن مَّعِىَ أَوْ رَحِمَنَا فَمَن يُجِيرُ ٱلْكَٰفِرِينَ مِنْ عَذَابٍ أَلِيمٍ
  • De ki: “Söyleyin bakalım: Diyelim ki Allah beni ve beraberimdekileri helâk etti, yahut bize acıdı. Peki, ya inkârcıları elem dolu bir azaptan kim koruyacak?”

67-Mülk  Suresi 29. Ayet

  • Kul huver rahmânu âmennâ bihî ve aleyhi tevekkelnâ, fe se ta’lemûne men huve fî dalâlin mubîn(mubînin).
  • قُلْ هُوَ ٱلرَّحْمَٰنُ ءَامَنَّا بِهِۦ وَعَلَيْهِ تَوَكَّلْنَا ۖ فَسَتَعْلَمُونَ مَنْ هُوَ فِى ضَلَٰلٍ مُّبِينٍ
  • De ki: “O, Rahmân’dır. O’na iman ettik, yalnızca O’na tevekkül ettik. Siz, kimin apaçık bir sapıklık içinde olduğunu yakında öğreneceksiniz!”

67-Mülk  Suresi 30. Ayet

  • Kul e re’eytum in asbaha mâukum gavren fe men ye’tîkum bi maîn maîn(maînin).
  • قُلْ أَرَءَيْتُمْ إِنْ أَصْبَحَ مَآؤُكُمْ غَوْرًا فَمَن يَأْتِيكُم بِمَآءٍ مَّعِينٍۭ
  • De ki: “Söyleyin bakalım: Suyunuz çekiliverse, size kim temiz bir akar su getirir?”

Mülk  Suresi: Anlamı, Yazılışı, Türkçe Okunuşu
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Kamu Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin